İhtimaller ve Iverson
Geçen yıl Beşiktaş' ın sportif başarı ve kulüp yönetimi hakkında en fazla dibe vurduğu dönemlerden biriydi. Sezon ortasında yeni bir yönetimle tekrar seçilerek yola koyuldu Yıldırım Demirören. Hatalarını telafi etmeye ilk önce yapılacak transferler ile başlaması gerektiğini biliyordu. Serdar Adalı' nın başarısı ile beraber belki de Beşiktaş tarihinin en kariyerli oyuncuları giydi formayı. Her şey süt liman oldu, başkan İnönü' ye geri döndü. Taraftar mutlu, takım iyi gidiyordu. Ancak gördüğümüzden çıkartmamız gereken bir kaç şey daha varmış.
Başkan, oluşan bu ortamı daha da sağlama alma derdinde. Bunu da yıllardan beri Beşiktaş' ta futboldan sonra, yönetilememe adına en çok tepki gören branşa Quaresma ve Guti çapında bir transfer yaparak yaratmayı düşünüyor. Hedef belli, Burak Hoca' nın da teleffuz ettiği gibi Allen Iverson ile ilgileniyoruz. Resmi teklif yapıldı, çalışmalar sürüyor. Teklif edilen paranın da 2 Milyon $ civarında olduğundan bahsediliyor. Her şey çok güzel, Iverson' ki NBA şampiyonluğu görmese bile, tarihinde çok önemli işlere imza atmış birisi. Tarzıyla, oyunuyla, hırsı ve sürekli kazanma isteği ile herkesi kendine hayran bırakan, belki de İnönü'yü her maç dolduran gençlerin %99' unun çocukken hayran olduğu yıldız. Geldiği takdirde bırakın Türkiye' yi, Avrupa' ya gelmiş en kariyerli oyunculardan biri olacak olan Iverson için sona yaklaşıldığı iki gündür ciddi şekilde telaffuz edilmekte. Ancak Burak Hoca' nın bir radyo programında '' ben alın demedim ama böyle bir girişim söz konusu'' demesi transferin bahsettiğim nitelikte, hocanın takım için aslında hiç düşünmediği tamamen yönetim kaynaklı bir transfer.
Gelirse olacaklar belli, Iverson'un gelmesiyle medya, taraftar, camia Yıldırım Demirören' e alkış tutacak. Akatlar dolacak, reklam geliri artacak. Ancak her zaman ki gibi o reklam gelirleri, futbola aktarılacak. Ancak zihniyet değişmediği sürece Iverson' un gelmesi hiçbir problemi çözmez. Iverson diğer oyuncular gibi parasını geç aldığında bırakın onlarca ayı, tek bir gün burada durmayacaktır. Sadece Iverson' a öder diğer oyuncuları unutursanız, Beşiktaş' ın sahip olduğu takım olma olgusunu yıkarsınız.
Iverson bu ülkeye adım atsa bile basketbol branşını yönetecek bilgiye sahip insanlar o yönetimde bulunmamaktadır. Transfer yapabilmek, oyuncu ve menajer ikna edebilmek çok başka bir yetenek, takım oluşturup, organizasyon idare edebilmek ve basketbolun doğrularına göre hareket edebilmek çok başka bir iştir.
Eğer Beşiktaş Kulübü' nün basketbol branşı bu işe hakim olan kişiler ile yönetilebilseydi, bugün branşın kendi geliri olan 5 Milyon $' a ellenmeden branşa aktarılır ve Iverson için ayrılan 2 Milyon $' lık ek bütçe ile toplam 7 Milyon $' lık Euroleague kalitesinde, ligi uzun yıllar domine edecek takım oluşturulurdu. Ancak Türkiye' de tek bir transferle her şeyin hakimi olabilme seviyesi mümkünse, geçen yıl olanların hepsi Quaresma ve Guti ile unutulabiliyorsa bu kulübü yöneten kişilerden bu tarz hamleleri görmek mümkün, bahsettiklerimizi yapmaları hayal oluyor.
Erhan Altıntaş- Serencebey.com
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder