Alınması gereken alındı


Bazen sadece kazanmanız gerekir. Oynadığınız oyunun iyi, maç içindeki temponuzun yüksek olup olmadığına, taktik açıdan gerekenleri yapıp yapmadığınıza bakmadan kazanmak zorundasınızdır. Dün oynanan Sivasspor maçı, böyle bir ortamda oynanan bir maçtı. Ard arda gelen yenilgiler, oynanan kötü futbol, rakiplerle puan farkının açılması ve gelen eleştiriler… Bu kadar yaşanılan olayın üzerine kaybedilen özgüvenin kazınılması sahada alınacak üç puan ile geri kazanılabilirdi.

İlk 20 dakika itibariyle iki gol atarak öne geçilmesi maçın rahat bir ortamda devam edeceği düşüncesini yarattı, maçı izleyenlerde. Atılan ilk golle ve golün oluşumunda ki Guti’nin pası, Ekim ayının neden bu denli zor geçtiğinin anlaşılabilmesi açısından çok önemliydi. Necip’in ayağa kalkmadan yaptığı vuruş ve attığı gol ise Beşiktaş’ın düştüğü yerden kalktığının habercisiydi.

Bir hafta içinde, 3 gün arayla, biri 120 dakika ve ağır zeminde olmak üzere yapılan üç maç… Stres ve baskıyı üst seviyelerde hisseden, kısmen özgüvenini kaybetmiş, kazanmak zorunda olan bir takım… İki farklı skordan sonra takımın geri çekileceğini tahmin ediyorduk. Ancak 2. yarı itibariyle geri çekilmeden daha çok oynayamama durumu göze çarptı. Holosko ve Tabata’nın, artık alışkanlık yaratan formsuzlukları Guti çıktıktan sonra eziyete dönüştü. Son dakikada Cihan’ın şutu ağlara ulaşsa belki şu an havlu atmış Beşiktaş’ı konuşuyor olacaktık. Sivasspor maçı, bu yüzden çok önemliydi. Ne oyuncu performansı, ne şans, nede bir başka şey… Alınması gereken 3 puandı ve alındı. Belki futbol göz doldurmadı ama Beşiktaş yoluna devam ediyor…

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder